Efendimiz buyuruyor:
Müslümanların derdiyle dertlenmeyen bizden değildir. Hadis-i Şerif...

Müslüman Müslüman'ın kardeşidir.O'na zulmetmez,O'nu yalnız bırakmaz,bir kimse Müslüman kardeşinin sıkıntısını giderirse,Allah da kıyamet günü onun sıkıntılarından birini giderir. Bir kimse din kardeşinin ayıbını örterse.Allah da kıyamet gününde onun ayıbını örter.''
Hadis-i Şerif...
Müslümanlar Birbirine karşı muhabbet ve merhamette, bir vücut gibidir. Vücudun bir yeri rahatsız olunca, bütün vücut, rahatsız, uykusuz kalıp, onun tedavisi ile meşgul olduğu gibi, müslümanlar da birbirlerine yardıma etme ve sıkıntılarını giderme konusunda elinden geldiğince aynı duyarlılığı göstermelidir.

“Allahümmâğfezni min beyni yedeyye ve min halfi ve an yemini ve an şimâlî ve min fevkî ve eûzü biazametike en uğtâle tahtî.”

Manası: “Allahım, önümden, arkamdan, sağımdan, solumdan, üstümden ve altımdan gelebilecek, afetlerden (zelzele gibi) felaketlerden azametine sığınırım.”

Peygamberimizin öğretmiş olduğu bu duayı okumuş olan kimse, altı cihetten (önünden, arkasından, sağından, solundan, üstünden ve altından) gelebilecek felaketlerden, bela ve kazalardan Allah’ın yüce kudret ve azametine sığınmış olur.

Kişinin dua okuması, Cenab-ı Allah’tan yardım talep etmesi demektir. Çünkü insan ancak Allah’ın koruması ile bu afetlerden, bela ve kazalardan sağ salim selamete erebilir...

Ya Rabbi biz senin aciz kullarınız,sen aziz ve yüce Rabbimizsin bizlerin hata ve kusurlarına bakmayarak günahsız kulların ve dilsiz hayvanların hürmetine,duası kabul olan veli dostların hürmetine,en önemlisi efendimiz hürmetine ümmeti muhammedi her türlü afetlerden muhafaza et.Bu musibetlere duçar olanlara da sabır ve dayanma gücü ver.Ölenlere da rahmetinle muamelede bulun amin.

Allahim hibe
bana  değiştirebileceğim şeyleri degiştirmek şeyleri için  'cesaret ' değiştiremeyeceğim şeyleri kabul etmem Için 'sabir'  ikisi
ve
Allahim vefat eden kardeşlerimize rahmet etsin, inşaAllah amin

          

istihbarat ve inanç
yapmak yükümlülüğü
hibe Allahim

inşaAllah amin

Allahim, please...